Bilişsel davranışların yoklanmasında kullanılabilecek test madde veya durumları hazırlanırken bazı noktaların göz önünde tutulması gerekir. Bu noktalardan başlıcaları şunlardır:
- Bilişsel davranışı yoklanacak kişiye sunulmak üzere, olanaklar ölçüsünde sadece bu bilişsel davranışın kullanılmasını gerektirecek ve kişiye, bu davranışı yoğun biçimde kullandıracak test madde veya durumları seçilmiş olmalıdır. Öncelikle
gözlemlerin geçerliğini artırmak, başka bir deyişle gözlemleri, kişide ilgili davranışın bulunup bulunmadığını veya öğrenilme (yetkinlik) derecesini yüksek bir doğrulukla ortaya koyacak duruma getirmek gerekir. Bu amaçla yoklanacak bilişsel
davranışla ilgili test madde veya durumları hazırlanırken şu gerekler karşılanmalıdır:
- Davranışı yoklanacak kişi veya kişiler için, (1) davranışın taksonomik (bilişsel davranışlarla ilgili eğitim hedeflerinin aşamalı sınıflamasındaki) düzeyine uygun gelecek yenilikte ve (2) davranışta aranacak yetkinlik derecesinin
gerektirdiği karmaşıklık ve gerçeklikle (o derecede gerçeğe yakın) düzenler düşünülmelidir.
- Yukarıdaki koşulları karşılayan maddeler arasından, (1) yoklanacak davranışın kullanılmasını gerektirecek ve (2) bu davranışı, öteki düzenlerden daha yoğun bir biçimde kullandıracak güçte olanlar seçilmelidir.
- Yukarıdaki koşulları karşılayan düzenler bir kez de kullanışlılık (belli pahayı açmama) açısından gözden geçirilmeli ve belli bir amaçla bu düzenlerin hangilerinden yararlanılacağı belirlenmelidir. Bu son incelemede, ödenebilecek paha ile
yararlanılması olanaklı görünen en iyi düzenlerin seçilmesine çalışılmalıdır.
- Böylece seçilen düzenlere dayalı test madde veya durumları hazırlanmalı; hazırlıklar sırasında, aşağıda sözü edilen koşulların da karşılanmasına çalışılmalıdır.
- Test madde ve durumları hazırlanırken, bu madde ve durumlarla etkileşecek olan kişiden nelerin beklenmekte olduğu açıklıkla, kolay anlaşılır ve doğrudan bir anlatımla belirtilmiş olmalıdır. Bu amaçla,
- Test maddesi ve durumunda, böyle bir madde veya durumla karşılaşan kişiden ne istenmekte, başka bir anlatımla kişi ile test madde veya durumu arasında nasıl bir etkileşim beklenmekte olduğu, değişik yorumlara yol açmayacak derecede
açıklık ve kesinlikle belirtilmiş olmalıdır.
- Yoklanacak davranışın öğrenilme derecesi (yetkinliği) gerekli kılmıyorsa, hazırlanan test madde veya durumuyla karşılaşan kişiden ne beklendiği, böyle bir madde veya durumla karşılaşmış olabilecek tüm kişilerin kolaylıkla anlayabileceği
bir dille anlatılmalıdır. (dil, matematik ve mantık gibi anlatımla ilgili alanlarda farklı durumlara rastlanabilir; kişinin, neyin istenmekte olduğunu da anlayabilmesi beklenmekte olabilir).
- Yoklanacak davranışta erişilmiş olması beklenen yetkinlik derecesi gerekli kılmıyorsa, hazırlanan test madde veya durumuyla karşılaşan kişiden ne beklendiği, önemsiz ya da gereksiz bilgilerden arıtılmış olarak, doğrudan bir anlatımla
bildirilmelidir. (anlatımla ilgili alanlarda bu açıdan da farklı durumlarla karşılaşılabilir).
- Davranışın veya işaretçilerin gösterilmesi ile ilgili tüm sınırlar açıkça, kolay anlaşılır ve doğrudan anlatımla belirtilmelidir. Bir önceki maddede anlatımla ilgili olarak sözü edilen koşullara uygun biçimde olmak üzere kişiye, test madde
veya durumuyla etkileşirken,
- Nelerden ve nasıl yararlanılabileceği, nelerden yararlanamayacağı, yararlanacağı şeyleri nereden ve nasıl sağlayabileceği,
- Cevabını ya da başka tür tepkilerini hangi doğruluk derecesiyle kayıtlı olarak iletmesinin beklendiği (örneğin, ölçüler, sayılar, derece ve miktarlarla ilgili olarak kişiye tanınacak yanılma miktarı),
- Cevap ya da başka tür tepkiler için doğruluğa ek olarak çabukluk, yani hız söz konusu ise bunun sınırları (örneğin, en çok ne kadar zaman içinde cevap beklendiği),
- Cevabın ya da başka tür tepkilerin hangi yollarla ve nasıl iletilebileceği (örneğin, nasıl söyleyebileceği, yazabileceği, işaretleyebileceği) açıkça, kolay anlaşılır ve doğrudan bir anlatımla belirtilmelidir.
- İlgili işaretçileri, gözleme daha elverişli kılmak olanaklı ve bunda yarar var ise, bu tür önlemler de alınmalıdır. Yoklanacak davranış veya işaretçilerinin gözlenmesine elverişli bir düzen bulunup böyle bir düzene dayalı olarak test madde
veya durumu hazırlarken karşılanacak koşullar dışında, davranışı veya işaretçilerini daha görünür kılmak için örneğin, adaydan düşünme yolunu da belirtmesi, tepkisini hem sözle hem de yazıyla belirtmesi veya yazarken söz, simge, şekil ve
benzerinden yararlanması istenebilir.
- Yoklanacak davranışta erişilmiş olması beklenen yetkinlik derecesi gerekli kılmıyorsa, davranışın ya da işaretçilerin görülmesini zorlaştıracak ya da tümden olanaksızlaştıracak engeller ortadan kaldırılmalıdır (örneğin, yeterli çalışma
alanı ve gerekli sıcaklık, aydınlanma, havalanma, sessizlik vb. sağlanmalıdır).
- Uygulamayla ilgili toplumsal, fiziksel vb. koşullarla, varsa dış gözlemciler, gözlem araçları vb.nin etkileri, test madde veya durumlarına tepkide bulunma koşullarını değiştirmemelidir. Ayrıca, tepkide bulunma koşullarının, gözlemlerin
sonuna kadar aynı kalmasını saplayıcı önlemler alınmalıdır.
- Gözlem kayıtları ve başka ürünlerin, örneğin cevap kağıtlarının, kompozisyonların, gözlem tutanaklarının, nitelik değiştirmeden saklanmasını ve incelemeye hazır bulundurulmasını sağlayıcı önlemler alınmalıdır.
- Buraya kadar sözü edilen bütün koşulları karşılayacak şekilde hazırlanan test madde veya durumları, geçerlik ve güvenirlik yönünden denenmeli; bu madde veya durumların ölçme amacına elverişlilik dereceleri saptanmalı ve ölçme
uygulamalarında, amaca elverişliliği kanıtlanmış test madde veya durumları kullanılmalıdır.
Buraya kadar sözü edilen koşullar, bilişsel davranışları yoklamak için kullanılacak test madde veya durumları hazırlarken karşılanması gereken koşulların tüketici bir listesi değildir. Ancak bunlar, böyle bir girişimle ilgili
olarak ilk akla gelen ve belki de en önemli olanlarıdır. Bilişsel davranışları yoklamaya çalışan uygulayıcılar, bunlara yenilerini eklemek, bunlardan bazılarını ötekilerle birleştirmek ve bazılarını ise dikkate almamak durumunda kalabilirler
(Özçelik, Ölçme ve Değerlendirme, 2016, s. 179-185).