Aşağıdaki içerikler, bilimsel yöntemlerle test ve sınav hazırlama konusunda bilgilendirme amaçlı hazırlanmıştır.
Sorularınız için bizimle iletişime geçebilirsiniz:
E-posta: [email protected]
PBX: +90 212 318 80 99
Doğru / yanlış tipi test soruları yazarken bazı noktaların göz önünde tutulması gerekir. Bu noktalardan başlıcaları şunlardır.
Her doğru / yanlış sorusu sadece bir fikir üzerine kurulmalıdır. Diğer bir deyişle, doğru / yanlış sorusunu oluşturan önerme sadece bir düşünceyi içermelidir. Bu düşünce de, ya kesinlikle doğru, ya da kesinlikle yanlış olmalıdır. Soruda verilen ifadenin doğruluğu ya da yanlışlığı kesin değilse böyle bir ifade, doğru / yanlış sorusunda kullanılamaz. Çünkü böyle bir sorunun kesin bir cevabı olmaz.
Doğru / yanlış sorusu yazarken, içinde iki fikir bulunan ifadeler kullanılmaktan kaçınılmalıdır. Özellikle, biri doğru diğeri yanlış olan iki fikri içeren bir ifade hiçbir zaman kullanılmamalıdır. Soruda, kullanılan ifadenin doğruluğu veya yanlışlığı bir kaynağa, bir otoriteye vb.ne dayanıyorsa, bu durum soru içinde belirtilmelidir. Sorunun doğruluğu veya yanlışlığı bir bilgiye dayanıyor ve cevaplayıcının bu bilgiyi hatırlaması beklenmiyorsa bu bilgi soru içinde verilmelidir. Soruda kullanılan ifadenin doğruluk veya yanlışlığı bir doğruluk derecesine bağlı ise, hangi doğruluk derecesine göre karar verileceği belirtilmiş olmalıdır.
Doğru / yanlış sorularında, sorunun doğruluğu ya da yanlışlığı önemsiz bir noktada olmamalıdır. İfadeyi olumsuz yaparak doğru ya da yanlış önermeler elde etme yoluna gidilmemelidir. Olumsuz ifade kullanma zorunluluğu varsa, ifadenin olumsuz olduğu belirgin hale getirilmelidir. Olumsuz ifade kullanma zorunluluğu varsa, ifadenin olumsuz olduğu belirgin hale getirilmelidir.
Her doğru / yanlış sorusu, basit, açık ve doğrudan bir ifadeyle, yani dolambaçsız ve kolay anlaşılır bir biçimde sunulmuş olmalıdır. Anlaşılması zor, belirsiz, çapraşık ifadeler kullanılmamalıdır. Sorularda, özellikle çift olumsuz ifadelerden kaçınılmalıdır.
Doğru / yanlış sorularının uzunluğu, birbirine yakın olmalıdır. Doğru ifadelerin uzun, yanlış ifadelerin kısa olması gibi bir duruma meydan verilmemelidir. Böyle bir durum, yoklanan davranışa sahip olmayan cevaplayıcılara bir ipucu olabilir. Sorularda, sorunun doğru veya yanlış olduğunu sezdirecek ipuçları bulunmamalıdır.
Test sorusuyla önemli bir davranışın yoklanması, davranışı en doğrudan bir biçimde yoklayacak bir soru biçiminden yararlanılması gibi, öteki kısımda kısa cevaplı sorularla ilgili olarak verilen ilkelere de uymaya çalışılmalıdır.
Doğru / yanlış testlerinde, şans başarısını azaltmak veya ortadan kaldırmak amacıyla, soruya doğru veya yanlış yapan kısmın altının çizdirilmesi, yanlış olan kısmın üstünün çizdirilerek doğrusunun yazdırılması gibi önlemler de düşünülmüştür. Ancak, böyle bir yola gidilmesi halinde, cevapların ehil bir kişi tarafından puanlanması gerekeceği ve puanlamadaki objektifliğin bir ölçüde ortadan kalkacağı unutulmamalıdır. Bunlar bir engel teşkil etmiyor ve ölçmenin güvenirlik ve geçerliğinde gelişme sağlanabiliyorsa, bu gibi yollardan da yararlanılabilir.
Doğru / yanlış testleriyle elde edilen puanları şans başarısından arıtmak için, bazen şans düzeltmesi denen bir yoldan yararlanılmaktadır. Doğru / yanlış soruları tamamen rastgele bir biçimde cevaplandığında, en büyük olasılıkla bunlardan yarsının doğru, yarısının yanlış cevaplanmış olacağı düşünülerek hareket edilmelidir. Böyle bir düşünceyle cevaplayıcının, doğruların sayısından yanlışlarının sayıları çıkarılarak “şans başarısından arıtılmış” puanı hesaplanmaktadır. Bu yolla hesaplanan puan, düzeltilmemiş puana göre, cevaplayıcının “ gerçek öğrenme düzeyine” daha yakındır. Ancak bu yol, şans başarısını, sanıldığı gibi tümden ortadan kaldırmaz. Sadece cevaplayıcıları sıralamak isteniyorsa, böyle bir yola gitmeye gerek yoktur.
Puanlarda, şans başarısı için düzeltme yapılıp yapılmayacağına karar verilip, kararın cevaplayıcılara önceden duyurulması gerektiği unutulmamalıdır (Özçelik, Ölçme ve Değerlendirme, 2016, s. 136-137).